Aloe Vera bitkisi çeşitli özellikleri sebebiyle sağlık, güzellik, tıbbi ve cilt bakımı gibi birçok alanda yüzyıllardır kullanılmaktadır. 300’den fazla türü bulunan Aloe Vera bitkisi, son yıllarda özellikle kozmetik sektöründe birçok üründe kullanılmaktadır.
Aloe Vera Nedir?
Ülkemizde Tıbbi Sarısabır olarak adlandırılan Aloe Vera’nın botanik adı Aloe Barbadensis Miller olup, Asphodelaceae (Liliaceae) familyasına ait çalı veya ağaçsı olarak bilinir. Esas olarak Afrika, Asya, Avrupa ve Amerika'nın kuru bölgelerinde yetişir.
Aloe Vera’nın adı ise; “parlayan acı madde” anlamına gelen Arapça "Alloeh" ile “gerçek” anlamındaki Latince "Vera" kelimelerinden gelmektedir.
Aloe Vera’nın Tarihçesi
Aloe Vera, binlerce yıldır çeşitli kültürlerde sağlık için kullanılmıştır. Mısır, Hindistan, Meksika, Japonya ve Çin bunlardan bazılarıdır. Mısır kraliçeleri Nefertiti ve Kleopatra düzenli güzellik rutinlerinin bir parçası olarak kullanmışlardır. Büyük İskender döneminde askerlerin yaralarını iyileştirmek için kullanmıştır.
Helenistik dönem yunan bilim insanları Aloe Vera'yı “her derde deva” evrensel bitki olarak görüyorlardı. Mısırlılar ise "ölümsüzlük bitkisi" olarak adlandırdılar.
Aloe Vera 1800'lerin başında Amerika Birleşik Devletleri'nde müshil olarak kullanılmıştır. 1930'ların ortalarından sonra kemoterapi ve radyoterapi gören hastalarda oluşan kronik ve şiddetli dermatit rahatsızlıkları için başarıyla kullanılmış, bu durum Aloe Vera’nın kullanımı için bir dönüm noktası olmuştur.
Aloe Vera’nın Anatomik Yapısı
Aloe Vera bitkisi türüne göre değişiklik gösterse de genel olarak; kenarları tırtıklı veya dikenli, üçgen ve etli yapraklara, sarı çiçeklere ve çok sayıda tohum içeren meyvelere sahiptir.
Her yaprak üç katmandan oluşur:
- Jel kısmı %99 su, glukomannanlar, amino asitler, lipidler, steroller ve vitaminlerden oluşur.
- Orta lateks bölgesi sarı özsuyu, antrakinonlar ve glikozitler içerir.
- Kabuk kısmında su ve nişasta gibi maddelerin taşınmasından sorumlu damar yapısı bulunur. Karbonhidrat ve protein sentezi yanında koruyucu işlevi vardır.
İçerdiği Aktif Bileşenler ve Özellikleri
Aloe Vera bitkisi, içerisindeki 75 adet potansiyel aktif bileşen ile oldukça zengin bir içeriğe sahiptir. Bu aktif bileşenler vitaminler, şekerler, enzimler, salisilik asitler, mineraller, lignin, saponinler ve amino asitlerdir.
- Vitaminler: Antioksidan olan A (beta-karoten), C ve E vitaminlerini içerir. Bunların yanında B12 vitamini, folik asit ve kolin içerir. Antioksidan özelliği sayesinde serbest radikalleri nötralize eder.
- Enzimler: Alkalin fosfataz, amilaz, bradikinaz, karboksipeptidaz, katalaz, selüloz, lipaz ve peroksidaz olmak üzere 8 enzim içerir. Cilde topikal olarak uygulandığında aşırı iltihabı azaltmaya yardımcı olur.
- Mineraller: Krom, bakır, selenyum, kalsiyum, magnezyum, manganez, potasyum, sodyum ve çinko sağlar.
- Şekerler: Monosakkaritler (glikoz ve fruktoz) ve Polisakkaritler (glukomannanlar/polimannoz) sağlar. Bunlar Mukopolisakkaritler olarak bilinir.
- Antrakinonlar: İçerisinde Fenolik bileşikler olan 12 Antrakinon sağlar. Aloin ve Emodin ile antibakteriyel ve antiviral olarak işlev görür.
- Yağ Asitleri: 4 tane bitki steroidi; kolesterol, kampesterol, β-sisosterol ve lupeol içerir. Bütün bunlar anti-inflamatuar etkiye sahiptir.
- Hormonlar: İltihap önleyici etkiye sahip ve yara iyileşmesine yardımcı olan Oksinler ve Giberellinler.
- Diğerleri: İnsan için gerekli 22 amino asitten 20'sini ve 8 esansiyel amino asitten 7'sini sağlar. Ayrıca anti-inflamatuar ve antibakteriyel özelliklere sahip salisilik asit içerir.